El,Yüz ve Koltuk Altı Terlemesi

Terleme, insan vucudunun ısı ayarlaması için doğal bir olaydır. Terleme vucudumuzda sempatik sinirler aracılığıyla oluşmaktadır. Bazı insanlarda, toplumun yaklaşık %1 inde, bu sistem çok aşırı çalışmaktadır. Bu duruma biz aşırı terleme ( hyperhidrosis) diyoruz.

Sınıflandırılması ve Nedenleri;

Nedenleri:

1- Primer ( nedeni bilinmeyen)
2- Sekonder ( nedeni bilinenler)

Terleme Yerleri;

1- el (palmar)
2- koltuk altı (axillary)
3- ayak (plantar)
4- yüz (facial)
5- genel (general)

el yüz koltuk altı terleme

Nedeni bilinen aşırı terlemeler:

1- Hipertiroidizm ( tiroid bezinin çok çalışması) ve benzer endokrin bozukluklar
2- Prostat kanseri ve benzer tip kanserlerde kullanılan endokrin tedaviler
3- Ciddi psikiyatrik bozukluklar
4- Aşırı kiloluk ( obesite)
5- Menopoz

Nedeni bilinmeyen aşırı terlemeler diğer gruba göre daha sık görülmektedir. Genellikle bir veya birkaç yere lokalizedir. Sıklıkla eller, ayaklar, koltukaltı veya bunların kombinasyonu şeklindedir.Genellikle terleme çocukluk veya adolesan dönemde başlar ve hayatı boyunca devam eder.

Sinirlilik, anksiyete ve heyecanlanma aşırı terlemeyi başlatan temel unsurlardır.

aşırı terleme hastalığı

Aşırı terleme tipleri:

Yüz terlemesi:

Alından başlayan ve bütün yüzü kaplayan yoğun terleme şeklidir. Başkaları tarafından sinirli ve sıkılgan olarak algılanır.

El terlemesi:

Aşırı terlemenin en sık görüldüğü yerlerdendir. Eller vucudumuzun diğer kısımlarına göre sosyal ve profesyonel yaşantımızda önemli yer tutmaktadır. Bu nedenle aşırı terlemesi olan kişiler iş ve sosyal yaşamlarında kendilerini sınırlayan ve çekingen olan kişiler olurlar. El sıkmaya çekinirler. Sosyal ilişkiden uzaklaşabilirler. Birçoğunda terleme ile beraber elde soğuklukta bulunabilir.

Koltukaltı terlemesi:

Kendini zaman zaman elbiseye iz bırakabilecek kadar gösterebilen bir durumdur.

Basın

İletişim

    Tedavi:

    Nedeni bilinen aşırı terlemelerde öncelikle altta yatan sorun giderilmelidir. Nedeni bilimeyen hastalarda ise aşağıdaki tedavi yöntemleri denenir.

    1- Antiperspirantlar; Genelde ilk tedavi olarak başlanır. En efektif ajan Aluminyum kloriddir (% 20-25). Hafif terlemelerde düzenli aralıklarla kullanımda başarı sağladığı gösterilmiştir.

    2- İontoforez, Eğer antiperspirant ile yeterli sonuç alımazsa denenmeye çalışılır. Metod elektrolit solusyonu ortamında düşük elektrik akımı ile çalıştırılır. Haftada 20 dk lık seanslarla birkaç hafta ara verilerek tekrar tekrar uygulanır. Sonuçlar değişkendir. Hafif ve orta şiddetdeki terlemelerde başarı sağladığı gösterilmiştir. Uzun zaman alıcı bir iştir. Koltukaltı ve yüze uygulamak imkansızdır.

    3- İlaçlar; Spesifik bir ilaç yoktur. Çoğunlukla sedatif, antikolinerjik ilaçlar yan etkilerine rağmen uygulanmıştır. Bu nedenle genelde önerilmez.

    4- Botlinum toksini; Sinir -doku arasında oluşturduğu blok nedeniyle etki eden toksin aşırı terlemede de faydalı olduğu gösterilmiştir. Ancak uygulama genelde 6 ay gibi süre etkisini göstermekte ve devamlı etki için tekrar şartı vardır. Maliyeti yüksek bir teknik ve devamlı yaptırmak nedeniyle istenilen düzeye ulaşamamıştır.

    5- CERRAHİ; Sempatektomi; Temel mekanizma terleme bezlerine sinyal taşıyan sempatik sinirin blokajıdır. Basit olarak bu işlem vucudun bütün bölümlerinde yapılabilir. Ancak el, koltukaltı ve yüz terlemesinde büyük cerrahi işleme gerek kalmadan yapılabilir olması bir avantajdır. Bugün artık orta ve ciddi el, koltukaltı ve yüz terlemelerinde Endoskopik Torasik Sempatektomi olarak biline yöntem uygulanmaktadır. Bu teknik minimal invaziv bir tekniktir. Başarı oranı %100 e yakındır. Bazen ayak terlemesi el terlemesi ile beraber ise ayak terlemesi de bu operasyondan fayda görmektedir. İzole ayak terlemesinde ise karın bölgesinden yaklaşılan bir operasyon ile gerçekleşebilir.

    ENDOSKOPİK TRANSTORASİK SEMPATEKTOMİ

    El-yüz-koltukaltı aşırı terlemesinde, yüz kızarmasında ve reynaud hastalığında kullanılabilir. Açık olarak yapılan sempatektomiye oranla endoskopik teknik çok güvenlidir ve kür şansı ( tam tedavi) % 100 e yakındır.

    Teknik: Genel anestezi gereklidir. Koltukaltından ince bir kesi (1cm) ile girişim uygulanır. Kamera ile göğüs boşluğuna girilerek sempatik sinir görüntülenir. Buradan terlemeye neden olan seviyeden sempatik sinir klipsle veya keserek veya koterize ederek ter bezleri ile bağlantısı kesilir. Sonuç: El terlemesinde % 99 un üzerinde başarı sağlanmıştır. Hasta uyandığı anda elinde bir kuruluk ve ısınma hissedecektir. Birçok hastada eş zamanlı ayak terlemesi de mevcut ise bununda yok olduğu görülür. Yüz kızarmasında %95, yüz terlemesinde %90 başarı sağlanmıştır.

    Komplikasyonlar ( cerrahiye bağlı istenmeyen durumlar); Çok nadir görülürler ve genelde az önemlidir. Birkaç günlük hastanede kalmayı uzatabilir. Bunlar, Horner sendromu; En çekilinen konudur. Göz kapağını ve göz merceğini etkileyen bir durumdur. Daha yukarı seviyelerde sinirin kesilmesi sonucu görülür. Bu risk binde üçün altındadır (%0.3). Bu durumun düzeltilmesi plastik cerrahi girişim ile olmaktadır. Tedavinin yetersiz kalması; Çok nadir bir durumdur. Ciddi akciğer zarı hastalıklarında sinirin yeterli tanımlanamaması durumunda olabilir.

    Pnömotoraks; Akciğer ile göğüs duvarı arasında bir miktar hava kalmasıdır. Genelde kendiliğinden absorbe olarak kaybolur. Fazla olduğu zamanlarda dışarıdan hava çekilerek veya dren konularak tedavi edilir. Operasyondan sonra %1 oranında vucudun diğer kısımlarında ( göğüs,sırt vs.) kompansatuar terleme dediğimiz refleks terleme görülebilir. Bunun da birçoğu zamanla normale dönmektedir.

    Bu tekniğin uygulanmayacağı hasta grubu;

    1-Ciddi kardiovasküler ve akciğer yetmezliği olanlar
    2-Ciddi plevral hastalıklar ( akciğer zarı yapışıklıkları)
    3- Tedavi edilemeyen hipertiroidizm
    4- Diğer Tedavi Yöntemleri;
    Alternatif tıp ( akapunktur, fitoterapötik ilaçlar vs.)
    Hipnozis ; sistematik bir çalışma yoktur.
    Psikoterapi; Hastaların çoğunda minimal etkinliği gösterilmiştir.